Meşgul müsünüz?

Tembel mi? Ben değilim. Yoğunum. Erken kalkar, geç yatarım. Programım baştan sona dolu. Yaptığım işi seviyorum ve işleri halletmeyi seviyorum. Günlük yapılacaklar listesine, basketbol oynamak gibi yoğun bir şekilde yaklaşırım. Tembel miyim? Sanmam!

En azından böyle düşünmemiştim. Ta ki Meşgul olmak ile üretken olmanın farkını okuyana ve sık sık meşguliyetimin tembelliğin bir ifadesi olduğunu fark edene kadar.

Şimdi bu noktayı bana kimin ilk hatırlattığını anımsayamıyorum. Ancak meşgul olup tembel olabileceğimi, hareketli bir tembel olabileceğimi, meşguliyetimin tembellikten muaf olmadığını anladığımda hayatımı ve işimi değiştiren bir anlayışa kavuştum.